Derviş nedir? ne nemek? hakkında kısaca bilgi
Osmanlı Türkçesi Terimi Olarak Derviş
Tarikatlardan birine bağlı olan ve tekkede çile ile uğraşan, giyim ve yaşayışında tarikatının adetlerini güden kişi.
Osmanlı Türkçesi Terimleri Sözlüğü (466)
Tarih Terimi Olarak Derviş
Farsça'da dilenci anlamına gelen bir sözcüktür. Tasavvufta ise, bir tarikata girerek, Dünya'nın maddi olanaklarından elini eteğini çekerek yoksulluğu seçen, bir tarikat şeyhine bağlanıp tekkede hizmet eden, çile dolduran ve ibadetle nefsini terbiye eden kimsedir. Dervişlikte amaç insanın yüreğini arındırarak olgunlaşması ve Allah'ın rızasına ulaşmaktır.
Tarih Terimleri Sözlüğü (1857)
İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük Terimi Olarak Derviş
Bir tarikata girmiş, onun yasa ve törelerine bağlı kimse.
İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük Terimleri Sözlüğü (706)
Tasavvufi-Tasavvuf Terimi Olarak Derviş
Farsça. Fakir, dilenci, dünyadan yüz çeviren, kendini Allah'a veren kişi. Tarikat mensuplarının çoğu fakir olduğu için, bu isimle anıldığı ileri sürülür.
Tasavvufi-Tasavvuf Terimleri Sözlüğü (98)
Bilgiyi Paylaşın:
Derviş terimi hakkında yorum yazabilirsiniz.
Derviş terimi hakkındaki yorumlar
Derviş hakkında henüz yorum yazılmamış. Üstteki formu kullanarak ilk yorumu yazabilirsiniz.
Derviş ile ilgili benzer terimler:
Vird:
1. Tasavvufta bir zikir çeşididir. Tasavvufta belirli sayıda Allah denilerek nefsin durulmasını hedefleyen zikir çeşidine vird denir.
2. Arapça, su payı, ordu, gece ibadete ayrılan zaman dilimi, çok sayıda kuş, Kur'an da her bir cüz, her gün rutin olarak okunması görev haline getirilen dua veya zikirler gibi çeşitli anlamlan içeren bir kelime. Sufiyye büyükleri tarafından hazırlanan hususi dualar. Çoğu, Kur'an-ı Kerim ve Hadis-i Şeriflere dayanır. Müritler, bunları durumuna göre günlük, haftalık, aylık ve yıllık olarak tekrar ederlerdi.
Mürit (Mürid):
1. Arapça, isteyen demektir. Allah'a vuslatı arzu eden, bir başka deyişle, Allah'ın ahlakıyla ahlaklanmak isteyen ve bu olgunluğun eğitimini verecek bir şeyhe (veya mürşide) bağlanan (öğrenci olarak kaydını yaptıran, talip olan) kişiye mürit (mürid) denir.
2. Tasavvuf yolunda bulunan, bir mürşide intisap ederek seyr-ü sülûk ilemanevi makamlarda yol almak suretiyle cemal mertebelerine ulaşmak yolunda iradeizhar eden demektir.
Mürşit (Mürşid):
1. Doğru yolu gösteren, kılavuz.
2. Müritlerine tasavvufu öğreten, sırları ve gerçekleri gösteren tarikat şeyhi.
3. Arapça, doğru yolu gösteren, uyaran, irşad eden demektir. Gerçek mürşit Hz. Muhammed (sav)'dir. Diğer mürşitler, O'nun manevî mirasını elde etmeğe muvaffak olmuş kişilerdir.
4. Tasavvuf yolunda kendisinden önceki yetkili kişinin manevi izni ileinsanları irşat eden, doğru yolu gösterip yetiştiren ve kemale getiren yani olgunlaştırantasavvuf terbiyesine ehil kişiye mürşit denilir. Mürşidin olgunluğuna işaret eden birterim ise "mürşîd-i kâmil"dir.
Mutasavvıf:
1. Tasavvuf inançlarını benimseyerek kendini Allah'a adamış kimse, herhangi bir tasavvuf yolunda mertebe katetmiş kişi.
2. Gafletten uzak olarak her an Hakk'ı zikreden, kalbini manevi kirlerden temizleyen ve Allah'tan başka her şeyi gönlünden çıkaran, ruhunu Hakk'kın zikriile süsleyen tasavvuf ehline mutasavvıf denir.