Ağız Otu Nedir? Ne Demek? Hakkında Kısaca Bilgi

Ağız Otu nedir? ne nemek? hakkında kısaca bilgi

Osmanlı Türkçesi Terimi Olarak Ağız Otu

Eskiden kullanılan ağızdan dolma toplarda, "falye" denilen deliklere konulan baruta verilen isimdi.

Osmanlı Türkçesi Terimleri Sözlüğü (466)


Bilgiyi Paylaşın: tweet facebook
Ağız Otu terimi hakkında yorum yazabilirsiniz.
Ağız Otu terimi hakkındaki yorumlar

Ağız Otu hakkında henüz yorum yazılmamış. Üstteki formu kullanarak ilk yorumu yazabilirsiniz.

Ağız Otu ile ilgili benzer terimler:

Ağız Çevresi: Şerbet içen misafirin ağzını sildiği "sırmalı yağlık" ın adıydı. Şimdi misafirlere, kahveden sonra şeker ve şekerleme ikram etmek âdet olduğu gibi, eskiden kahvenin arkasından şerbet ikram etmek âdettendi. Zengin konaklarda şerbet, "kilerci kalfa" ve "şakirt" denilen kızlar tarafından misafire sunulurdu. Kilerci kalfa önden girer, üzerinde gümüş bardak takımı bir de sırmalı yağlık olan tepsiyi şakirt arkadan taşırdı. Kilerci kalfa bardaklardaki şerbetleri misafirlere ikram ettikten sonra arka arka çekilir, sırmalı yağlık elinde olmak üzere beklerdi. Misafir şerbetini bitirince kilerci kalfa tekrar yanına yanaşır, boş bardağı alır ve şakirtin elindeki tepsiye koyar, o sırada elindeki sırmalı yağlığı misafire uzatırdı. Misafir bununla dudaklarını sildikten sonra kilerci kalfaya uzatır ve kilerci kalfa tekrar arka arka çekilirdi. Haremlik tarafında ikram böyle iken, aynı ikramı selamlık tarafında "çubukçu ağalar" ve "kahveci" denilen hizmetliler görürdü.

Ağır Esame: Belli bir miktarın üzerinde ulûfe alanlar için kullanılan bir tabirdi. Yedi senelik terfilerde mertebe yükseltmeye hak sahibi olanlara kıdem zammı yapılır ve bu zammı alanların defterdeki isimlerine "ağır esame" denilirdi. Yapılan zam ulûfe zammı olduğu için, bu makama da "ağır ulûfe" denilmekteydi.

Ağavat: Saray hizmetinde kullanılan harem ağaları için kullanılan bir tabirdi. Ağavat, arapça "ağa"nın çoğuludur, ağavatın yerine aynı zamanda "ağayan" da kullanılırdı.

Ağa Sancağı: Yeniçeri ağasına ait sancağa verilen addı. Yeniçeri ağaları ilk zamanlarında sancak beyi rütbesinde olduklarından tuğları bir taneydi. Sonradan beylerbeyi rütbesine ulaşarak iki tuğ taşırlardı.